Bankaların sattığı gayrimenkul sayısı 10 bini buldu

Dünya Gazetesi’nde yer alan Leyla İlhan’ın haberine göre, bankaların internet sitelerinde 10 bine varan gayrimenkulün satış ilanı bulunuyor. Söz konusu bu ilanlara göre 8 bin 412 gayrimenkul satışa hazır durumda. Ayrıca bazı bankalar ve diğer finansman şirketleri bu bilgileri açıklamadığı için tam rakamın ne olduğu da bilinmiyor. Bazı gayrimenkuller de değerleme aşamasında olduğu için henüz satışa çıkarılmamış durumda. Tüm bu etkenler göz önüne alındığında finans sektörünün elindeki satılık gayrimenkul sayısının 10 binden fazla olduğu tahmin ediliyor. Banka gayrimenkullerinin satışı alanında faaliyet gösteren gayrimenkul pazarlama şirketlerinde alınan tahmini bilgilere göre ise rakamların daha yüksek olduğu telaffuz ediliyor.

Bankalar, konutta kredilendirilen evleri, ticari kredilerde ise fabrika, konut, arsa, arazi gibi her çeşit gayrimenkulü ipotek ederek, ödenmeyen krediler nedeniyle mülkiyetlerine geçen gayrimenkuller, değerleme yapıldıktan sonra satışa çıkarıyor.

Elde edilen bilgilere göre bankaların elinde bulunan gayrimenkullerin adet olarak bakıldığında çoğu konut olsa da değerde fabrika, arsa, arazi gibi diğer gayrimenkullerin daha fazla olduğu ifade ediliyor. Ayrıca piyasa yetkililerine göre son zamanlarda genellikle KOBİ kredileri dolayısıyla bankalara geçen gayrimenkullerde yoğunluk yaşanıyor.
Bankalar Birliği Risk Merkezi tarafından paylaşılan son verilerine göre 67.1 milyar TL’si bankalarda olmak üzere finans sektörünün toplam tasfiye olunacak alacak toplamı 72.2 milyar TL düzeyinde olduğu belirtiliyor. Buna göre tasfiye olunacak kısmın toplam kredilere oranı yüzde 3.3 düzeyinde ve bu rakam önemli bir risk ifade etmiyor.
Sektörün 194.2 milyar TL düzeyinde bulunan toplam konut kredilerinde ise ‘tasfiye olunacak alacak ve krediler” oranı oldukça düşük, yüzde 1'in bile altında bulunuyor. Tüketici genellikle konut kredisi ödemelerini düzenli yapmaya sürdürüyor. Bankaların alacakları karşılığında el koyduğu gayrimenkullerde ticari kredilerin daha büyük bir paya sahip. Ayrıca 2016 yılında 58 milyar TL olan sorunlu kredi miktarı büyümeyi desteklemek amacıyla açılan kredi muslukları sonrasında Eylül 2017 itibariyle 72.2 milyar TL'ye yükseldi. Söz konusu sorunlu kredilerde en büyük payı KOBİ kredileri oluşturuyor.

İCRADAN SATIŞTA BANKALAR AVANTAJLI TARAF

Sorunlu krediler ödenmeyince öncelikle devlet devreye girer ve icra çalışmaları başlar. Halka açık bu ihalelerde bankanın borçlusunun dairesini bankadan önce almaya imkânı oluyor. Ancak banka KDV mükellefi olmadığı için icradan satın aldığı mala KDV vermiyor. Vatandaş aldığında ise KDV veriyor. Bu avantajdan dolayı bankalar daha iyi alıcı olabiliyor. Böylece gayrimenkuller bankanın tapulu edinimi haline gelebiliyor.

Bankaların elinde kalan gayrimenkuller sektöre yönelik düzenlemeleri de beraberinde getirdi. Bu yılın temmuz ayında Bankaların Özkaynaklarına İlişkin Yönetmelik ile yapılan düzenlemeyle bankaların ellerindeki gayrimenkulleri 3 yıl içinde satma zorunluluğu kaldırılırken, eski sistemde bankalar bu süre içinde bu gayrimenkulleri satamadıklarında bunu özsermayeden düşürmek zorunda kalıyorlardı.

Söz konusu bu baskı kalkınca bankalar ellerindeki gayrimenkulleri satmakta acele etmiyor, piyasa koşullarını gözlemleyebiliyorlar. Mülkiyetlerine geçen gayrimenkulleri çeşitli emlak pazarlama ve ilan siteleri üzerinden satışa sunabiliyorlar. Ayrıca elinde 700 bin civarında konut stoku bulunan gayrimenkul şirketlerinin kampanyalı satışlarıyla rekabet etmeleri de gerekiyor. Bu da uzmanlık alanları olmadığı için satış zorluklarına sebep oluyor.