İşte gayrimenkul sektörünün Nisan-Mayıs-Haziran değerlendirmesi
Eva Gayrimenkul Değerleme, sektörün son üç aylık değerlendirmesini Periskop 34. sayısında yaptı.
Eva Gayrimenkul tarafından yapılan değerlendirmede inşaat firmaları arasında oldukça rekabetli bir ortamın oluştuğu belirtildi. Ayrıca sektörün 2016 yılını zorlu bir şekilde atlatıp 2017 yılının ilk çeyreğinde devletin ve özel sektörün ekonomiyi canlandırmak adına yaptıkları düzenlemeler ile konut satışlarında hareketlenmeler olduğu bildirildi. Nisan ayındaki referandum sonrasında gayrimenkul sektöründe görülen hareketlenmenin beklenen düzeyde olmadığının da altı çizildi.
Nisan-Mayıs-Haziran aylarının gayrimenkul anlamdaki hareketliliğin incelendiği ve geçmiş dönemlerle kıyaslamaların yapıldığı değerlendirmede, Mayıs ayında 116.558 adet konut satışının yapıldığı belirtildi. Bu rakamla birlikte 2016 Mayıs'ına göre yüzde 1,53 oranında bir artış yakalandı. Öte yandan konut satışları Mayıs sonu itibariyle 556.784 sayısına ulaştı. Bu rakamın 2016 yılıyla kıyaslandığında ise yüzde 6,1'lik bir büyüme görülüyor.
İpotekli konut satışlarında da artış gözlemlendi. Mayıs 2017 itibariyle gerçekleştirilen ipotekli konut sayısı 2016 yılına kıyaslandığında yüzde 27,6'lık bir artış karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca 2017 yılı içerisindeki toplam konut satışlarında ipotekli konut satışlarının oranı yüzde 37,7 olarak belirlendi.
Eva Gayrimenkul tarafından yapılan değerlendirmede dikkat çeken bir başka unsur olarak ilk satışların oranı karşımıza çıkmaktadır. Mayıs sonu itibariyle toplam konut satışları içerisinde ilk satış oranı yüzde 45 civarında olurken bu rakamın 2016 yılındaki hali yüzde 46,3'tür. İlk satış oranları kıyaslandığında geçen yıla göre bir düşüş gözlemlendi.
Konut satışlarının Türkiye'nin üç büyük ili olan İstanbul, Ankara ve İzmir özelinde değerlendirilmesinde ise geçen yıla göre İstanbul'da yaklaşık yüzde 0,46 oranında azalma, başkent Ankara'da yüzde 13,6 ve İzmir'de yüzde 5,43 artış gözlemlendi.
Yabancıya konut satışlarının da değerlendirildiği derlemede, Mayıs 2017 itibariyle Türkiye'de yabancıya 7.669 adet konut satışı yapıldığı görüldü. Bu sayı, Türkiye genelindeki toplam konut satışları içerisinde yüzde 1,38'lik bir alanı kapsadı. Elde edilen bu rakamın 2016 yılına göre kıyaslanmasında ise, bir azalma görülüyor. Geçen yıl bu sayı yüzde 1,49 olarak tespit edilmişti.
Konut satın alımlarında ödeme biçiminin de araştırıldığı değerlendirmede, konut satın alımlarında kredi kullanma oranının arttığı görüldü. Tüketici güven endeksine bakıldığında ise, Haziran 2017'nin bir önceki aya göre kıyaslamasında yüzde 3,8'lik bir düşüş olduğu görüldü. Bu rakamın 2016 yılının Haziran ayına göre kıyaslanmasında ise yükseliş olduğu tespit edildi. Değerlendirmede gayrimenkul piyasasının temkinli ve bekleyen bir yapıda olduğu belirtilerek ramazan ve yaz aylarının getirdiği durgunluğun geçmesi için zaman gerektiği vurgusu yapıldı.
YENİ İMAR YÖNETMELİĞİ'NİN SEKTÖRE YANSIMASI
1 Ekim 2017 tarihinde yürürlüğe girecek olan 'Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği'nin gayrimenkul piyasasına etkileri de araştırmada yer verildi. Yeni düzenlemelerin inşaat sektörünü zora sokacağı beklenirken sektöre olumlu olarak yansıması umut edildi. Yeni yönetmelik ile firmaların daha profesyonel çalışmaları gerektiğinin altı çizilirken Türkiye pazarında daha fazla yatırımcıların olacağı öngörülüyor. Yeni yönetmelik ile daha rekabetçi bir ortamın oluşması beklenirken konut sektöründe beklentilerin yükseltilebileceği belirtiliyor.
Öte yandan konut kredi faizlerinin yükselmesi ve ekonomide görülen durgunluğun konut satışlarına olumsuz yönde etkilediği belirtilirken konut satış rakamlarının da bu durumu açıkça gösterdiği ifade ediliyor.
''SERMAYESİ OLAN İÇİN GÜZEL DÖNEM''
Eva Gayrimenkul Değerleme tarafından yayınlanan Periskop'un 34. sayısında, gayrimenkul piyasasının koşullarının değerlendirilmesine de yer verildi. Piyasa koşullarının yatırımcılar için rekabetçi olduğu belirtilen değerlendirmede sermayesi olan yatırımcılar için oldukça güzel bir dönem olduğunun da altı çizildi. Değerlendirilmede şu ifadeler kullanıldı: ''Eskisi gibi finansal kaldıraç imkanları artık yok ve daha uzun süre olmayacak. Artık elinizde olması gereken sermayenin sadece yüzde onu ile gidip proje yapamayacaksınız. Sermayesi olan için iyi bir dönem ama güçsüz oyuncular için zor bir dönem. Proje geliştireceklerin pazarı çok doğru analiz etmesi, konut tipolojisini, satış alanlarının nasıl olması gerektiğini, kullanmaları gereken malzemeyi ve maliyeti, sosyal donatıların ve projenin ihtiyaçlarını karşılayacak ticari alanların kurgusunu çok doğru yapmaları gerekiyor.''
İnşaat firmalarının artık daha değişik ödeme planları hazırlayıp farklı bütçeden kişilere de hitap etmelerinin önemi vurgulanırken sektörün geçtiği dönem itibariyle işin şansa bırakılmaması gerektiği belirtildi.