İzmir'deki konutlar da alarm veriyor!
Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da meydana gelen depremden sonra Türkiye genelindeki yapıların doğal afetlere karşı durumu sorgulanmaya başlandı. Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeği düşünüldüğünde İstanbul dışındaki şehirlerin de yapı stokları alarm veriyor.
Habertürk'ün aktardığı habere göre, Yaşar Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Özgür Eğilmez, Türkiye'nin yapı stokunun durumunu değerlendirdi. 1999 yılından önce Türkiye yapı stokunun çok büyük bir kısmının 1960-1995 yılları arasında yapıldığını belirten Eğilmez, bu yapıların inşaat mühendisliği mesleğiyle hiçbir ilgisi olmayıp 'Yap-sat'çı olarak tabir edilen yükleniciler tarafından ve neredeyse tamamen denetimsiz olarak yapılan 3-10 katlı binalardan oluştuğunu ifade etti.
1960-1995 yılları arası yapılan binaların yapım kaliteleri de kabul edilemez boyutlarda olduğu düşüncesini paylaşan Eğilmez, "ABD ve Japonya gibi ülkelerde geçerli olan şartnamelerle aşağı yukarı aynı düzeye gelmiş ilk deprem şartnamemiz, 1997 yılında yürürlüğe giren Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik. Dolayısı ile 1997 yılı veya daha güncel şartnamelere göre tasarlanmamış yapılara kuşkuyla yaklaşmakta fayda olduğu kanaatindeyim" diye konuştu.
"İZMİR'DE KUŞKULU 200-250 BİN KONUT VAR"
İzmir'deki konutların durumunu değerlendiren Yaşar Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Özgür Eğilmez, İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Riskli Yapı Tespit Komisyonu üyesi olduğunu hatırlatarak, "Meslektaşlarım beş yıldır bu görevi yürütmekte. Bu kurulda riskli yapı tespit raporu sonucuna itiraz edilmiş binaların durumunu inceliyoruz. İzmir'de riskli yapı tespiti yapılan bina sayısı Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü verilerine göre, 18 bin. İtiraz edilip incelediğimiz bina sayısı ise yaklaşık 500. Bu 500 binadan 1997 yılı deprem şartnamesine göre tasarlanıp inşa edilmeyen 25 - 30 yıllık ve daha eski binaların tümünü riskli yapı olarak değerlendirdik. Bu binalarda kullanılan betonun mukavemeti çok düşük ve donatılar da bugün kullanılmasına kesinlikle izin verilmeyen mukavemeti son derece düşük ve nervürsüz, yani düz donatılar. Bir çizgi çekmek gerekirse 1997 yılında yürürlüğe giren deprem şartnamesine veya sonrakilere göre tasarlanmamış binaların tümüne, kuşkuyla bakmak gerekiyor. İzmir'de durumda bulunan yaklaşık 200 - 250 bin konut var. Mevcut yapı stokumuzun durumunun iyi değil" şeklinde konuştu.