Konut Krizi Ekonomiyi Alt Üst Etti

Türkiye emlak piyasası gündeminden düşmeyen 'konut balonu' diğer bir söylemle 'konut krizi' bu İspanya ekonomisini alt üst etti.

Düzenleyen: Tugay TOPÇU / Yeniemlak.com

İspanya'da ekonomik krizi tetikleyen en büyük etkenlerden biri olan emlak sektöründeki şişkinlik devam ederken, mevcut durumda 800 bin kadar yeni evin satılamadığı belirtiliyor.

2014 yılı itibariyle satılamayan yeni ev rakamları, Bayındırlık Bakanlığı'na göre 675 bin, CatalunyaCaixa bankasına göre ise 815 bin olarak açıklandı. İspanya'da emlak stoğunun en fazla olduğu bölgeler Valencia (212 bin 700), Endülüs (134 bin 600) ve Katalonya (103 bin 800) olarak kamuoyuna duyuruldu.

YÜZDE 30'DAN FAZLA GERİLEME

2008 yılından bu yana sürekli düşen emlak fiyatlarında son 5 yılda yüzde 30'tan fazla gerileme yaşandı.

Hatta sektöre bağlı kurumlardan verilen bilgilerde, bankaların ellerindeki emlakları çıkartmak için daha önceden 240 bin euro istedikleri evleri şimdi 60 bin euroya satışa sundukları belirtildi.

İspanyol hükümetinin, emlak sektörünü canlandırmak için en az 160 bin euroluk ev satın alan yabancıya oturma izni verilmesi uygulamasının da etkili olmadığı böylelikle kesinleşmiş oldu.

İRLANDA VE ABD ÖRNEĞİ

Bu arada İspanyol basına değerlendirme yapan uzmanlar, emlak sektörünü canlandırmak için bazı bölgelerde satılamayan evleri yıkma projeleri uygulayan İrlanda ve ABD örneklerini vererek, ''Vatandaş için tahammül edilemez olmadan önce bu evleri yıkmak daha sağlıklı olabilir. Öyle evler varki, bulundukları yer ve kaliteli açısından hiçbir şeye yaramıyorlar. Sadece inşaat masrafları var'' açıklamasını yaptı.

TÜRKİYE EMLAK PİYASASININ DA GÜNDEMİ KONUT BALONU

Türkiye'de hızla gelişen inşaat sektörüne paralel olarak yüzlerce markalı konut projesinin inşa edilmesi de ''Türkiye'de konut balonu var mı?'' tartışmalarına yol açıyor. Son olarak İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Ali Hepşen ve Nobel Ödüllü ekonomist Robert Shiller, Türkiye'de olası bir ekonomik krizi tetikleyecek olan 'konut balonu' ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Ali Hepşen konut fiyatlarındaki artışında enflasyon oranları dikkate alındığında pahalı olmadığını savunuyor. Hepşen, yaptığı açıklamada şu sözlere yer verdi:

“Reidin tarafından yayınlanan 2003 yılı başlangıçlı konut satış fiyatları incelendiğinde, geçmiş 11 yıllık dönemde fiyatların iki kat kadar değerlendiğini söylemek mümkün. Bu süreç içerisinde benzer şekilde TÜİK tarafından açıklanan TÜFE verilerinde de aynı artış oranını yakalayabiliriz. Türkiye geneli konut fiyatlarındaki bu artışı ve gelinen seviyeyi yabancı para üzerinden diğer ülkelerdeki fiyatlar ile karşılaştırdığımızda ise, ülkemizdeki fiyatların göreli olarak hala ucuz olduğunu ifade etmemiz gerekir”

Ancak 2007’den sonraki dönemin ayrı incelenmesi gerektiğine de dikkat çekiyor:

''Geçtiğimiz yıllara ilişkin süreci 2007 öncesi ve sonrası şeklinde ikiye ayırmanın doğru olduğunu düşünüyorum. Özellikle 5582 sayılı Konut Finansmanı Kanunu’nun 2007 yılında yürürlüğe girmesi ile birlikte artan konut kredi hacmi, konut piyasasının arz ve talep açısından belirler nitelikte. Bu çerçevede kredi faiz oralar ile kredi hacminin, kredi faiz oranları ile konut satış fiyatlarının birbirlerini etkileme duyarlılıklarını arttırmış durumda. Dolayısıyla, faiz oranlarının gelecek öngörüleri için yakında izlenmesi gerektiğini ifade etmeliyim''

Nobelli ekonomist Robert Shiller ise Türkiye’deki konut balonu tartışması ile ilgili konut fiyatlarında artışın olduğunu ancak bunun büyük bir tehlikeyi işaret etmediğini şu sözlerle açıkladı:

''Finansın konuları, farklı ekonomik amaçların gerçekleşmesine destek vermek, teşvik etmek, kaynak sağlamak ve uzun sürede gerçekleşen faaliyetlerin sürdürülebilir olmasını sağlamaktır. Türkiye de ekonomik büyüme programı çerçevesinde modern finansal kuruluşlarının daha fazla yaygınlaşmasına ve büyümesine ihtiyaç duymaktadır''